TCK 256 Zor Kullanma Yetkisine İlişkin Sınırın Aşılması
TCK 256 zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunu düzenlemiştir. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 256. maddesi tek fıkradan oluşmakta olup aşağıdaki şekilde hüküm altına alınmıştır:
(1) Zor kullanma yetkisine sahip kamu görevlisinin, görevini yaptığı sırada, kişilere karşı görevinin gerektirdiği ölçünün dışında kuvvet kullanması halinde, kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
Zor Kullanma Yetkisine İlişkin Sınırın Aşılması Suçu Hakkında Kısa Bir Yorum
TCK 256 zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunu hüküm altına almıştır. Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçu 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunun “Millete ve Devlete Karşı Suçlar ve Son Hükümler” başlıklı dördüncü kısmın birinci bölümünde “Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar” başlığı altında kendine yer bulmuştur.
Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunun işlenmesi halinde fail hakkında kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanacaktır. Kasten yaralamanın temel halinin işlenmesi halinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. Basit tıbbi bir müdahale sonucunda giderilebilecek bir yaralanmanın oluşması halinde ise faile şikayet üzerine dört aydan bir yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilir. Kasten yaralama suçunun nitelikli hallerinden birinin işlenmesi halinde ise faile verilecek olan ceza yarı oranında artırılacaktır.
Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçu şikayete tabi suçlardan değildir. Şikayet olmaksızın savcılık resen harekete geçerek fail hakkında soruşturma başlatabilecektir. Cumhuriyet Savcısı yapmış olduğu soruşturma neticesinde yeterli delile ulaşılırsa iddianame düzenleyerek görevli mahkemeye gönderir. Görevli mahkemenin iddianameyi kabul etmesiyle beraber kovuşturma aşamasına geçilir.
Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunu işleyen kişiye iki yıl veya daha az hapis cezası verilmesi ve failin de rızası olması halinde mahkeme tarafından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilecektir. Failin rızası olmadan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmişse, bu karara karşı üst yargı merciine başvuru yapılabilir.
Sanığa iki yıldan az hapis cezası verilmesi halinde hapis cezası ertelenebilir. Hapis cezasının ertelenebilmesi için gereken diğer şartlar ise şunlardır:
- Kasıtlı bir suçtan dolayı sanığın daha önceden üç aydan fazla bir hapis cezası almamış olması,
- Mevcut suçun yargılaması esnasında sanığın hal ve hareketlerinden bir daha suç işlemeyeceğine mahkeme tarafından kanaat getirilmiş olması.
Zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunun işlenmesi ve şartların varlığı halinde failin cezasının ertelenmesine karar verilebilir.
TCK 256 Yargıtay Kararı
Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 2014/3230 E., 2016/6227 K. 13.06.2016 tarihli kararında aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur:
Sanıklar … ve … müdafiin temyiz dilekçesinin içeriğine göre temyiz isteminin sanık … hakkında zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin olduğu anlaşılmakla, incelemenin bu suça yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanığa isnat edilen zor kullanma yetkisine ilişkin sınırın aşılması suçunun katılan sanık …’e yönelik olup diğer sanıkların doğrudan zarar görmelerinin söz konusu olmadığı ve sanıklar müdafii ile … arasında vekalet ilişkisinin de bulunmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE..